27 Nisan 2012 Cuma

Pitbull Öldüren Liseli Reyiz



Hani haberin tanımı yapılırken kullanılan "Köpek insanı ısırırsa değil, insan köpeği ısırırsa haber olur" klişesi var ya, işte onun upgraded hali burada mevcut. Isırmak ne kelime eleman köpeği boğarak öldürmüş hem de çenesi 3 ton basan!!! bir pitbullu.

Severiz biz düşünmeden, olayları ilk algıladığımız hali ile kabul etmeyi. Mesela ajanslarda yer alan bu haberde olayın baş aktörü liseli tombik reyiz bir kaç günlüğüne Türkiye'de kahraman olacak, mahalledeki ve okuldaki namı ise uzun süre devam edecektir. Maktul durumundaki pitbull ise genel olarak pitbullara duyulan nefretin simgesi olup "ohh canıma da deysin ne de güzel olmuş" düşünceleri ile anılacak.

Şimdi şunu da söyleyeyim düşünme zahmetine girmeden algılamak isteyen bireylere;
Lan dingil! ben çocuğa iyi mi olmuş diyorum heee ? tabi ki tombik reyize de üzüldük keşke olmasaydı olay, ama sen bu sevimli çocuğu bu sebeple kahraman yaparsan nelerin önünü açıyorsun, farkında mısın ?

Ben olaya biraz daha farklı bir açıdan baktım. Bilindiği üzere ülkemiz tropik bir coğrafyada yer almıyor, yani henüz bahar aylarını yaşadığımız Nisan ayında marmara denizine girmek pek akıllıca bir davranış değildir, götünüz donar. Bu lisesi piç (piç kesinlikle aşağılama anlamında değil tamamen sevgi belirten bir sebeple kullanılmıştır.bknz inci stayla) ve çetesi Kartal'dan denize giriyorlar, demek ki bu arkadaşlar lisenin zıpırları (vakti zamanında bu zaman dilimlerinde biz de girerdik denize, ben de sizdenim yani dostum). Şimdi bunlar denize girerken reyizin annesinin yeğeni pitbullu ile geliyor. (Bu arada pitbullda acayip güzel bir rednose) benim buradan tahminim reyiz o köpeği daha önceden biliyor ve oynamışlıkları da vardır gibime geliyor. Her neyse köpek sebebini tam olarak bilmediğimiz sebeple elemana saldırıyor çocukta köpeğin infazını gerçekleştiriyor.

Takıldığım nokta "Nasıl olurda böyle barbarca bir canlının canına kıyılır" falan asla değil, zira aynı durumda ben de kalsam ben de reyizin verdiği tepkiyi verirdim. Ama olay sonradan çıkan haberlerde şöyle yansıtıldı. “Sudan çıktığında yüzünün halini gören küçük Yunus tekrar suya girip pitbull’u boğdu” bir diğer versiyonda ise çocuğun beyanatı “Suda uzun süre nefesimi tutabildiğim için köpekle beraber aşağıda uzun süre kalarak köpek oldükten sonra yukarı çıktım” gibilerinden bir şeydi. Yuhh be kardeşim Chuck Norris misin nesin ? Üzücü ve bir daha yaşanmasını asla istemediğimiz bir olaya bakmamız gereken en gereksiz yerden bakıp asla çözüm olmayacak fikirler üreterek bu kötü olayı yaşayan minik reyizin psikolojisine destek olamayacağımız gibi adamı saçma sapan bir sebepten neredeyse “Toplumun nefret ettiği pitbullar ile korkusuzca savaşan Halk Kahramanı” ilan ettik.

Aynı zaman lise çağındaki çocukların cebinde çakılar ile dolaştığı, uyuşturucunun ilköğretim seviyesine düştüğü ülkemizde pitbull gibi mükemmel hayvanlar böyle bilinçsiz insanların elinde katil olmaya maalesef mahkum oluyorlar.

İşte size birkaç ibretlik pitbull fotoğrafı, ne kadar da vahşiler öyle değil mi ?






Ayrıca bu güzelim hayvanlar sadece son yıllarda değil, 1800 lerden bu yana insanlar ile dostane ilişkilere sahiptir.

Aha da bir kaç ibretlik paylaşım size.









13 Nisan 2012 Cuma

Drive



"En iyisimi ben bu akşam bir film izleyeyim" kafası ile hareket ettiğim günlerde ön çalışma yapılmamasından mıdır yoksa beyin olarak konuyu hazırlıklı olunmamasından mıdır bilemedim, genellikle seçmiş olduğum filmler beni hep hayal kırıklığına uğratır.

Dün akşamda aynı mental düşünce ile film izlemek istediğimde hayal kırıklığına uğramamak için genel olarak düşüncelerine önem verdiğim hele ki sinema konusunda bilgisine ve zevklerine inandığım bir arkadaşımın tavsiyesine uyup (isim vermiyorum ki şimarmasın :) ) başarısız tercihlerimin kurbanı olmayayım da adam akıllı bir film izleyeyim diye Drive isimli eseri tercih ettim, etmez olaydım!

2011'de iddalı olan bir yapıt, arabalar, şiddet, karapara vs vs. Yani filme ilk bakış attığınızda heyecan ve aksiyon adına sağlam bir alt yapı gözünüze çarpıyor. Ama gel gelelim filmi izlemeye başladığınızda bu kadar aksiyon malzemesini nasıl bu kadar kötü kullanırsın ? sorusuna yönetmene Fucking! ile başlayan bir cümle ile sorma isteğiniz uyanıyor. Tamam hep de havada uçuşan mermiler patlayan arabalar olmasın ama birazcık da serpiştirsen araya ne güzel olur.

Hadi aksiyon malzemelerini kullanmadın konuun mu çok etkileyici ? Asla! Sıradan sayılabilecek bir konu. Peki filmin sonunda mı göt etcen milleti ? Yooo sonu da gayet rutin. Eeee niye çektin o zaman bu filmi ? (Çok Yılmaz Özdil stayla oldu bu paragraf, Allah'ım neler oluyor bana!)

Bir de film cast açısından da çok başarılı gelmedi bana. Belki bu benim cehaletimden de kaynaklanıyor olabilir ama yönetmen ve oyuncuları şahsen tanımıyordum. Genel olarak da sanırım TV yapımlarında yer alan arkadaşlar kendileri. Diziciden sinemacı olmaz önermemin de doğruluğunu kendi adıma bir nebze olsun kanıtlamış oldum böylece.

Bir de dip not vereyim filmin geçtiği Los Angeles şehrinde pek bir fikri olmayan yönetmen Nicolas Winding Refn şehri tanıyabilmek için filmden önce esas oğlan Ryan Gosling ile baya bir zaman Los Angeles sokaklarında sürtmüş. Çok kayda değer bir bilgi sayılmaz belki ama ne bileyim işte söylemek istedim.

5,5/10 (Bu arada IMDB'de 8 almış)