Devam eden Londra 2012 oyunları sebebi ile şahsi gündemimi genel olarak Olimpiyatlar oluşturmakta. Bu sebeple oyunları izlerken hatırladığım ve birazcık da araştırdığım atletizm tarihine damgasını vurmuş olimpik bir kahramandan bahsetmek istedim.
Her konuda "Fark yaratan insan" olmanın önemi vurgulanır ya, belki de Fosbury bunun en güzel örneğidir.
1968 Meksika oyunlarına kadar yüksek atlama kategorisinde sporcuların hemen hemen hepsi bu görseldeki stilde atlayarak çıtayı en yüksekte geçmeyi hedeflemekteydiler.
Ta ki Fosbury sahneye çıkana kadar.
Yüksek atlamada o ana kadar elle tutulur herhangi bir başarısı olmayan, hatta yüksek atlamaya da denemiş olduğu diğer spor dallarındaki başarısızlığı sebebi ile geçiş yapan hatta ve hatta bir söylentiye göre oyunlar öncesi bir arkadaşlarının karavanında biraz takılmaları! sebebi ile açılış seromonisine de geç kalan Fosbury'e yarışmak için sıra geldiğinde 80000 kişilik olimpiyat stadyumunun ağzı açık kalacaktı.
Bu zamana kadar hiç denenmemiş bir stil ile (daha sonra Fosbury Flop olarak anılacak olan) atlayışını gerçekleştiren Fosbury, herkesin şaşkın bakışları arasında 2.24 mt yüksekliğindeki çıtayı devirmeden atlayışını gerçekleştirecek ve altın madalyaya uzanacaktı.
Fosbury'den önce |
Forbury'den sonra |
Fosbury 1968 oyunlarının ardından olimpiyatlara bir daha katılmadı. Ama 1972'de 40 atletin 28'i, 1980'de ise 16 finalistin 13'ü bu stili kullandı. Ve 1972'den sonra Fosbury Flop tekniğini kullanmayan hiçbir yüksek atlamacı madalya kazanamadı.
0 comments :
Yorum Gönder