Günlük yaşantımızın seyri sırasında onlarca kez kullandığımız ve dikkatimizi çekmediği için merak da uyandırmayan, bütün dünyada standart kabul edilmiş; araba lastiğinin çapı, A4 kağıdının boyutu vb gibi binlerce standardize edilmiş ölçü bulunmaktadır.
Bu ölçüler ile ilgili genelde insanların birbirine "Neden bütün x'lerin çapı y kadar" benzeri sorular yönelttiğinde aldıkları cevap genelde "öyle işte" cümlesi kadar aydınlatıcı olmaktadır. İşte şimdi bu standartlardan birinin nasıl oluştuğuna dair "öyle işte" dışında bir cevap vereceğim.
15. yy dan bir at arabası örneği |
Tren raylarının arasındaki mesafe 4 feet ve 8,5 inch yani 143,5 cm imiş. Bu mesafe Haydarpaşa istasyonundaki raylarda da aynı, Londra Victoria istasyonundaki raylarda da Los Angeles'ta ki Union istasyonunda ki raylarda da, dünyanın heryerinde bu mesafe aynı. Peki bu mesafe neden 4 feet yada 5 feet gibi yuvarlak bir rakam olmamış ve bütün dünyada 4 feet 8,5 inch gibi küsüratlı bir rakam ile standardize edilmiştir ?
Newcastle Tren İstasyonu. Evet, bu rayların ölçüsünü işte o ilkel at arabaları belirlemiş. |
Efendim, vakti zamanında (bu vakti zaman 1700lerin sonu 1800lerin başı) endüstri devrimi rüzgarlarının esmesi ile birlikte insanoğlu o zamana kadar kullandığı at arabalarından ziyade, daha güçlü ve ekonomik bir ulaşım aracı ihtiyacı hissetmiş ve bunu raylı sistemi kullanan trenler olması gerektiğini düşünmüştür. Raylı sistemler İngiltere'de kurulmaya başlandığında lojistik destek at arabaları ile sağlanmıştır. Ve bu raylı sistem kurulurken at arabalarının genellikle 2 at tarafından çekilmesi sebebi ile, iki at arası ortalama genişlik olan at arabalarının tekerlek genişliği referans alınmıştır. Evet rayların genişliğini belirleyen kriter atların kıç genişliği mesafesi olmuştur. Raylı sistem dünyaya yayılırken de bu 143,5 cm lik mesafe korunarak tüneller, köprüler ve yollar bu mesafe baz alınarak inşaa edilmiş.
Gel gelelim zaman ilerlemiş Amerika'lılar uzay ile ilgili çalışmalar yapmaya başlamış. Uzaya gönderilecek araçların yakıt tanklarının imalatı Utah'ta yapılarak trenler yardımı ile Florida'da ki uzay üssüne sevk edilmekteymiş. Bu tankları yapan mühendisler aslında tankların genişliği hakkında çok daha farklı projeler üretmiş olsalar bile atların kıç genişliği sebebi ile 143,5 cm kabul edilen tren raylarına uygun üretimler gerçekleştirmek zorunda kalmışlar.
Yani ortaçağdan gelen at arabası kültürü, uzay çağındaki roketlerin yapımında en etken rolü oynamış.
Belki de atların kıçları biraz daha geniş olsaydı, insanoğlu için her şey çok daha farklı olabilirdi.
İllham kaynağı için Bknz: Paulo Coelho, Zahir, Can Yayınları. 140'lı sayfalarda falan bir yer.
Bu arada kitap da tavsiye edilir, okuyun yani.
0 comments :
Yorum Gönder